Uğur Büyük'ün "Merkez sağ parti" başlıklı köşe yazısı

1946 çok partili döneme geçtiğimizden itibaren sağ partiler her zaman sayı bakımından çoğunlukta olmuştu. 56 yıl boyunca da böyle devam etti. 2002’de meclis aritmetiğinde AKP ve CHP dışında bütün partiler baraj altı kalınca yeni bir film başladı.

Zaman geçtikçe de AKP sağ blokta tek başına kaldı ve Fazilet, ANAP ve DYP gibi partilerin küskünlerini, kırgınlarını, muhaliflerini içine aldı. Daha sonrada tekelleşerek orada kalan futbol tabiriyle yıldız isimlerini de transfer etti. Günümüze geldiğimizde ise çeşitli partiler kurulsa da Türk siyasi tarihinde merkez sağ hiçbir zaman bu kadar alternatifsiz kalmamıştı.

Yüzde 1’i bile aşamayan partiler vatandaşın gözünde alternatif olamıyor. Söylemleri doğru olsa da etkileri olmuyor. Bugün mecliste temsil edilen Saadet, Gelecek, Deva ve Demokrat Parti’nin 2024 yerel seçimlerinde aldığı toplam oy oranı yüzde 1,66.

En azından birleşin bir parti çatısı altında görünürlüğü yüksek isimler vitrinde olsun, ekonomik olarak da daha rahat hareket edersiniz. İnsanların gözünde de merkez sağda bir alternatif olmuş olur. Muhafazakar seçmenin elimiz başka partiye gitmiyor çünkü kazanmaları mümkün değil argümanı da çürümüş olur.

Bu alternatifsizlik Yeniden Refah Partisi’ni bir şekilde harekete geçirdi, yüzde 6,16 oy oranına ulaştı. Bu parti 2018 yılında kuruldu ne oldu da 6 yıl sonra böyle bir sıçrama yaptı? Genel başkanı aynı, söylemleri aynı, logosu aynı, politikaları aynı ama oy oranı yükselişte, enteresan.

Hepsi için söylüyorum yetersiz oy oranları. Bu partilerin şapkalarını önlerine koyup bir değerlendirme yapmaları gerekiyor. Akp’nin şımarık bir çocuk gibi 22 yıldır hareket etmesinin bir sorumlusu da bu arkadaşlar. Aynı tabana hitap edip bu pastadan bir parça alamadılar. Tekrar ediyorum tek bir parti çatısı altında birleşmek tek mantıklı seçenek gibi duruyor. Bunun iyi planlanıp düşünülmesi gerekir. Nacizane önerimdir.