Uğur Büyük'ün "Beton Taşıma ve İzin Güzergah Belgesi" başlıklı köşe yazısı
Karasu Belediyesi’nin kaçak yapılaşmayı önlemek için diye lanse ettiği “Beton Taşıma ve İzin Güzergah Belgesi” müteahhitlerin tepkisini çekti.
Karasu Belediyesi bütün meclis üyelerinin oy birliğiyle karar alarak beton taşıma ve izin güzergah belgesini hayata geçirdi. Beton mikserleri bu belgeyi almadan ilçede beton dökümü yapamayacak. Fakat burada meclis üyelerine bilgisi verilmeyen şey ise bu belgeden metrekare başına ücret alınacağı oldu.
Bir müteahhit inşaata başlayana kadar SASKİ, çevre şehircilik, SEDAŞ, yapı denetim, laboratuvar gibi birçok yere para yatırıyordu. Şimdi de beton dökümü için ekstra bedel ödeyecek. “Eee bundan bize ne inşaatçılar düşünsün” diyenler olacaktır. Siz sanıyor musunuz ki bu inşaatçılar bu ücretleri daire fiyatlarına yansıtmayacak mı?
Kaçak yapıyla mücadele etmenin bir çok yolu var. Müteahhitten para toplamak için beton taşıma ve izin güzergah bedeli adı altında ciddi rakamlar tahsil edilmesi nereden baksanız çıkarcılık. Beton arabalarını denetlemek zor değil. Kaçak yapıyla mücadele etmek isteyen belediye, elindeki imkanlarla bunu başarabilir. Beton arabalarını mevcut şartlarda da çiplerinden nereye beton döktüğünü tespit edebilme imkanı varken müteahhide yeni bir ceza kesmeyi tercih ediyor.
Sanırım Mehmet Şimşek’i örnek alıyor bu yönetim. Proje üretemeyen, yeni gelir kaynakları oluşturamayan, tarımı ve hayvancılığı desteklemeyen belediyemiz vatandaşın cebine göz dikmiş durumda. Doğalgaz hattı çekiliyor ayağına daire başı 15.000 TL zorunlu bağış yaptırılıyor, arabanızı yolun kenarına bıraksanız HGS üzerinden zorla para tahsil ediliyor, denize girseniz sahil kenarında yiyip içseniz para cezası kesiliyor. Şimdi de bu beton dökme uygulaması. Bunlar uydurma para kesme işlemleri.
Sosyal Belediyecilik’ten o kadar uzaksınız ki sizlere bir şey anlatmak maalesef mümkün değil. En azından ülkemizde başarılı sosyal demokrat belediyecilik uygulamalarını takip edin de belki bir şeylerin farkına varmaya başlarsınız.