Tugay Bilgen'in "Bir türlü başlayamıyorum (Eylemsizliğin Kökeni)" başlıklı köşe yazısı
Değerli okur, hepimizin hayatında olduğu gibi senin de hayatında, “Yapacağım, yapmalıyım, bu sefer başlıyorum” deyip ama bir türlü başlayamadığın, başlasan dahi sürdüremediğin planların olmuştur. “Sanki bir şey bunu engelliyor, sanki üstümde bir ağırlık var, evren buna müsaade etmiyor…” gibi sebebine ne dersen de. Kökenini tam olarak anlayamadığımız bir kuvvet sana engel oluyor gibi. Eğer bu hikaye tanıdık geliyorsa, bu hafta eylemsizliğin elle tutulur bir sebebinden bahsedeceğim. Hazırsan başlayalım.
Eylemsizliğin kökenini anlayabilmek için harekete geçmenin mekanizmasını bilmen gerekiyor. Konuyu basit olarak ele alalım. Bunu bir alışveriş gibi düşünmeni istiyorum. Önce verir, sonra alırım. Verdiğim şeyin adı "bedel" dir. Alacağım şeyin adı ise "ödül".
Sana bedel ve ödülden biraz bahsedeyim. Bedel zihnim için gerçektir ve kesindir. Bedel zihnime göre peşin ödemedir.
Ödül ise zihnime göre bu peşin ödemenin sonrasındaki "belki" dir. Gelişi şüphelidir.
Şimdi söylediklerim doğrultusunda kendini bu alışverişin ortasındayken hayal etmeni istiyorum. Parayı peşin ödeyeceksin ama istediğin ürün belki gelir belki gelmez… (Örnek olarak diyet yaptığını düşün. Bugün kesin aç kalacaksın ama istediğin kiloya belki gelirsin belki gelmezsin çünkü 1 hafta sonra diyeti bozmayacağının garantisi olmadığını sende biliyorsun.) Kulağa çok akıllıca bir iş yapıyorsun gibi gelmiyor değil mi? Aslında zihnin doğru söylüyor ve hemen ardından ekliyor "şartlar böyleyken en iyisi alışverişe devam etmemek." Zihnimizle yaptığımız bu sohbetin hayatımıza yansımasını ise eylemin başlamaması, başladıysa bile sonlandırılması olarak görüyoruz. “Peki hocam eyvallah, buraya kadar her şey anlaşılır ama biz yine de bu zinciri kırmak istiyoruz ve devam etmek istiyoruz diyelim. Tam da bu anda alışverişe devam edebilmem, vazgeçmemem için ne lazım?”
İki yolun var değerli okur. Birinci yol, bedeli azaltman (unutma bedeli anlatırken "zihnime göre" diye bir ifade kullanmıştım. Yani bedel görecelidir.) Yahut ödülün senin için olan kıymetini arttırmandır. İkinci yol ise ödülü bir "belki" den "kesin" olana dönüştürmendir.
“İyide nasıl?” diyorsan değerli okur, önümüzdeki hafta çözüm planlarını açıklıyor olacağım. Esenlikle kalın.