Ayşenur Elmacı'nın "Önceliğimiz daha yaşanılabilir bir ilçe olmalıdır" başlıklı köşe yazısı
Geçen hafta Çarşamba günü Kaymakam Mehmet Uğur Arslan Başkanlığı'nda “Yaz sezonu sonu değerlendirme ve basın toplantısı” gerçekleştirildi.
Toplantıda hem ilçedeki yaz verileri paylaşıldı hem de Karasu’nun turizm potansiyeli ele alındı.
Kaymakamımız Mehmet Uğur Arslan, toplantıda Karasu’nun doğasıyla, yürüyüş yollarıyla, deniziyle, turizm anlamında 12 aylık bir döneme hitap ettiğini vurguladı.
Bunun sadece bir vurgu olduğunu bilelim öncelikle. O düşünce kişisel bir düşünce değerli okurlarımız.
Kaymakam Arslan toplantıda, üç aylık maratonda tüm ekiplerin büyük bir özveriyle sezonu tamamladığının da altını çizdi.
Her kurum özveri ile çalıştığını dile getirse de maalesef bu yaz ayı hem mahallelerimizde yaşayan hem de sahil kısmında yaşayan vatandaşlarımız için zor bir yaz oldu diyebiliriz.
Değerli kurumlarımız, biz önce 3 ay hizmet verecek duruma gelelim de 9 ayımız kusur kalsa da olur.
Turizm denildiği zaman Karasu’da akıllara sadece denize girmek geliyor. Bir ilçenin turizmi sadece denize girmekle belirlenmez değil mi?
Turizm denildiği zaman akla onlarca şey geliyor.
İlçede öncelikle düzenin kurulması geliyor. Mahallelerde, mahallelerin ara yollarında asfalt çalışmaları zayıf, yürüyüş yolları zayıf, ışıklandırma çalışmaları zayıf, park bahçe çalışmaları zayıf, ilaçlama çalışmaları zayıf, sosyal tesis anlamında zaten sınıfta kaldık.
Eeee şimdi biz bu sorunları aşmadan turizmi 3 aya değil de 12 aya nasıl yayalım?
Yaz 90 günden ibaret diyelim. Karasu’da turizm ön planda diyelim. Eee turizm ön planda ise 90 günün 40 günü ortalama deniz yasağı var. Kimse denize giremiyor.
Nasıl turizm bölgesiyiz biz?
Çeşmelerimizden yaz ayı su akmıyor.
Haftanın 4 günü denize girmek yasak.
Mahalle ara yollarından tozdan geçilmiyor.
Sosyal aktivite yapılacak herhangi bir alan yok.
Nasıl turizm bölgesiyiz biz o zaman.
Bu sene görevini dört dörtlük yapan ve eylül sonuna kadar da mesailerine devam eden cankurtaranlarımızın emeklerine teşekkür etmeden geçmek istemem. Gerçekten bu yazı geçen senelere oranla çok başarılı geçirdiler.
Karasu’nun turizm faaliyetinde kendini yaz mevsimine hapsetmiş durumda olduğunu söyleyen Karasu Kaymakamımız Mehmet Uğur Arslan, “Biz bunu 12 aya çıkarmak zorundayız. Karasu sadece yazın, denizi ile değil doğasıyla, yürüyüş alanlarıyla 12 aylık bir döneme hitap eden bir yer. Dışarıdan gelen vatandaşlarımız Karasu’nun bu özelliğinin farkına varırlarsa ilçenin hem turizm dönemini arttırmış oluruz hem de tesislerimiz devamlı aktif olur. Turizm sadece denize girmek demek değil, şehir yoğunluğundan kaçıp temiz hava almak, dinlenmek de bir turizm aslında. Karasu’nun 12 ay boyunca turizm şehri olduğunu herkese hissettirmemiz lazım” ifadelerini kullandı. Bunlar çok güzel açıklama. Ancak bu açıklamalar ile yaşadıklarımız bir değil.
Öncelikle sorunları ortadan kaldırıp, daha yaşanılabilir bir ortam sağlamak öncelikli temennimiz olması gerekmektedir.