Ayşenur Elmacı'nın "Biz ne yapıyoruz?" başlıklı köşe yazısı
Gün geçmiyor ki sürekli zam haberleri ile yeni bir güne uyanıyoruz.
Ama oturup bu durumu sorgulamıyoruz, sorgulayamıyoruz.
Ne olacak? Aksamamak şartıyla her gün zam haberi görmekten gerçekten yorulmadık mı? Oldukça yorgunuz aslında. Ama yorgunluktan kafamızı kaldırıp sorgulama aşamasına geçemiyoruz.
Niye?
Biz halk olarak artık bazı şeyleri sorgulamamızın zamanı gelmedi mi? Daha ne olsun istiyoruz? Her olaya, her rahatsız olduğumuz konuyu dillendirmeye yorum yapmaya neden korkar olduk?
O kadar çok şey var ki sorgulamamız gereken, ama biz ne yapıyoruz? Sadece susup, oturup izliyoruz. Eline meşale alıp her yeri yangın yerine çevirenlere boyun eğiyoruz.
Dönüp hiç bakıyor muyuz biz ne yapıyoruz? Biz nerede sesimizi çıkarttık?
Gerçekten her gün, her ay, her yıl böyle mi geçecek?
Vatandaşta yaşam sevinci bırakmayanlar günlük gülistanlık hayatına devam ederken neden hala susuyoruz?
Susmak mecburiyetinde miyiz?
İçimizden susmamız gerektiği geçiyor değil mi? Ne kadar acı bir durum. Sorgulamak kolay diyorsunuz değil mi? Evet sorgulamak kolay. Sonrası ne olacak korkusu var herkeste.
Sorgularız sıkıntı yok. Ama sonrası?
Sonrası bir şikayetle içerdesin. Yargılanıyorsun, ceza yiyorsun.
Ceza yedikten sonra da kimsenin umurunda olmuyorsun. Gerçekten nasıl bir döngünün içindeyiz çözemiyoruz. Kimse çözemiyor. Çözemeyecek gibi de duruyor.
Hangi esnaf kafa rahatlığı ile işini severek yapıyor? Bunu yüzdelik kısma vurunca yüzde 10 veyahut yüzde 15 çıkar mı? Sanmam.
O esnaf sayesinde o esnafın vergileri sayesinde hizmet yapan yöneticiler o esnafı koruyup kolluyor mu? Hayır.
Suratımıza bile bakılmıyor.
Yöneticiler kendi ceplerinden hizmeti halka sunuyorlar ya suratımıza bakmıyorlar. Dertlerimizle dertlenmek yerine burunları kafdağında hareket ediyorlar.
Seçilene herkesin saygısı vardır. Saygı duyarız. Ama şunu bilmelidirler ki hiçbir yönetici kendi cebinden harcama yaparak ilçesine, iline hizmet etmiyor.
Burada kesinlikle kimseye saygım olmaz. Buda bilinmelidir.
Sorgulayın. Bir dönüp bakın ben neyim? Kimim diye. Ben ne yapıyorum diye kendinizi ara ara sorgulayın. Yoksa biz her yeni güne bugün ne olacak? Bugün neye zam geldi? Diye diye uyanmaya devam ederiz. Sadece uykudan uyanmak olmaz ama bunu da bilmek lazım.
Millet düşmüş geçim derdine, kimse kimsenin umurunda değil. Kimse mutlu değil. Kimse işini severek yapmıyor artık.
Ama biz ne yapıyoruz? Sorgulayamıyoruz. Susuyoruz.
Geçer mi bu yıllar? Geçer mi bu zorlu süreç?
Geçer mi bu kısır döngü bilinmez ama umutlu olmak lazım. Lütfen umutlu olalım…