Aptal gibi hala insanlara kırılıyorum,
Sarmalanmak sessiz, sessiz koşmak o kuşları kanatlarından yakalayıp onlara sarılmak ve hatta gökyüzünü sormak istiyorum…
Zaten hayat benim kalbime sığdıramadığım bir hasret…
Ben sana sarılmayı harbiden özledim…
Senin gözlerin gözlerime denk gelir de tesadüflere sığınırsak beraber müzikler dinleyelim en çokta gökyüzüne gülümsemeli olsun. Sevdadan geçsin şiirlerim ve üstatlardan geriye kalanlar ile ahenk içinde dans edelim.
Hayallere sabretmek gibi aşk beklenmeli çaba edilmeli korkusuzca sevilmeli bu kara yuvarlak ve kıytırıktan bir sevdalı değil insan. Zaten artık geriye sığınabileceğin bir sezen şarkısı da kalmadı.
İçimdeki aptal ses susmalı o bana hiç gelmedi o kalbi bana hiç ait olmadı vazgeçmeli, üstatların gibi sevdam ise şiirlerde kalmalı, hayat zaten senden bir zaman sonra rövanşını alıyor…
İnsanlar artık şiirlere hasret kalmalı…
Aşk bir serçenin iki kalpten de geçmesidir, ben çok özledim gözlerine denk gelmeyi sana sarılmayı insan güzel sevmeli ölüm varken pencere kenarında çiçekler kalmamalı.
Kalbim ki pencereye yansıyan gecenin seni anlattığı karanlıktasın, aşkta ise nasıl sevdiğine bir neden verememektir sen benim her şeyimi kaybettiğimsin…
Evet, son satırlarım ve şunu eklemek istiyorum kaç kadın çığlığı kravat indirimine gidecek, ne kadar kulak kapanacak okumuşlar neden kalemi kırmıyorlar…
Bu kara yuvarlakta ne kaldı ki çocukluğu aldınız, kadınların gülüşlerini aldınız, hayvanları yok ettiniz hatta ağaçları sokaklara sığdıramadınız evet ne yapıyorsun ülke artık kapama kulaklarını hata gözlerini…
Kadına şiddete hayır demek zor değil…
Bizi yok sayamazsınız, her yerde kahkalar atarız kadın erkek eşittir, iş hayatında başarılıyız anne olmak zorunda değiliz bizim nefeslerimiz bu bizim hayatımız…
KADIN NEFESLERİ
Kana bulanan telsiz sesleri,
gece yanmayan sokak lambaları
bir tebessümü kalmayan
yok sayılan, öldürülen kadın nefesleri için susma ülke