Umut Uysal'ın "Zeytinde rekor üretim" başlıklı köşe yazısı
Anavatanı ülkemiz olan has yerli ve milli ürünümüz olan zeytin de bu yıl rekor bekliyoruz. Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) tarafından açıklanan rekolte de Türkiye’nin 2024-2025 sezonunda toplam zeytin üretimi 3 milyon 600 bin ton olacağı belirtiliyor. 200 milyon zeytin ağaç varlığı ile ülkemiz için en yüksek üretim sezonundayız. Ülkemizde Marmara, Ege, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz’de zeytin yetiştirilir. Türkiye, ağaç varlığı ve bu yılki üretimi ile İspanya’dan sonra dünyanın en büyük zeytin ve zeytinyağı üreticisi olacak.
Ülkemizde zeytin hasadı devam ediyor. Tüm ülkede olduğu gibi zeytinde de kurak bir sezon yaşanıyor. 3 milyon 600 bin ton zeytinin yüzde 20’si sofralık, kalanı ise yağlık olarak pazarda yer alacak. Bir de geçen seneden kalan stokumuz da bunun üstüne eklenecek. Üretimin artması ve rekor kırmamız o kadar kıymetli ve özel ki... Şimdi bu ürünü iyi değerlendireceğimiz tarımsal stratejiye ihtiyacımız var. Bakanlığın ya da hükümetin bu ürüne sahip çıkıp üretici, sanayici ve tüketici gereken desteği vermesi son derece önem arz ediyor.
Bütün ürünlerde olduğu gibi zeytin üreticisinin de yüksek rekolte endişeleri başladı. Rekolte yüksek olunca fiyatın düşeceğini ve maliyetini bile karşılayamayacağını düşünüyor. Bu kadar yüksek rekolte varken raflarda zeytinyağı fiyatı düşmüyor. Üretimimiz yüksek ama tüketici alamıyor. Üretici maliyetimi karşılar mıyım diyor? Tüketici ise neden bu kadar pahalı diyor? Özetle zeytini rekor seviye de üretiyoruz ama tüketemiyoruz... Tükettiğimiz ürünleri de üretemiyoruz...
