Hasan Kar'ın "Kızıldereliler" başlıklı köşe yazısı

Yıllar; elimizden, avucumuzdan hızlı bir şekilde çekip gidiyor mu? Daha sanki milenyuma gireli yeni bir şeymiş gibi geliyor bana. Size de öyle mi geliyor, ne dersiniz? İyi günler iyi haftalar…

2024 yılının 3.çeyreğindeyiz. Her senenin sonunda yeni yılı kutlamak, bunun yanında bir muhasebe ve kendimiz ile hesaplaşma yolunda bir sorumluluk sahibi olmak gerekir diye düşünüyorum. 12 ayın, 2024 yılının tümüyle ile ilgili dünyada, ülkemizde yaşananlar, savaş, ekonomik, siyasal bakımından bir değerlendirme yapmalıyız. Kendimiz özelinde ise bu değerlendirmeyi mutlaka yapmalıyız. Sonrasında 2025 yılı için bir umut bir heyecan ve seni farklı kılacak bir istek içerisinde olabilirsin.

2024 dünya ve bölgemiz özelinde hiç de iyi gitmedi. Bölgemizde aslında uzun süredir bir çatışma hakim. Bunun için de Mezopotamya topraklarında yaşıyor olmamız yeterli oluyor sanırım. İster istemez sınırının diğer ucunda olan bir savaş seni manen veya ruhen etkiliyor. Coğrafyanda barış hakim olması ile sürekli kargaşa, kavganın ve savaşın olması ile arasındaki farkı anlatmaya cümleler yetmez sanırım. Avrupa bizim bu coğrafyada yaşadıklarımıza ve şahit olduklarımıza kısmen bile şahit olmadılar. Keza Amerika topraklarında yaygın bir savaş hiç olmamış. En büyük savaşı ise ellerinde hiçbir imkanı olmayan Kızılderelileri öldürmek, topraklarından etmek, sürmek (adına ne dersiniz deyin) olmuştur.

Yani diyeceğim şudur. Ülkesinin yanında, başında, ucunda sürekli bir savaş olan veya sürekli savaş olacakmış gibi bir psikolojik durumda yaşayan bir topluluk ile savaş riski hemen hemen sıfır risk olan topluluğu kafanızda bir hayal edin ve canlandırın. Sonra diyoruz ki “Niye büyük buluşlar hep batıdan.” Abi bizim durumu sen görüyorsun. Amerika'nın toprakları içerisinde 1911 yılında Kızılderelilere ismi ile müsemma son katliam yapılmıştır. Yani 113 yılından beri sınırları içinde en ufak bir şey yaşamamıştır. Biz ise yurt içinde yurt dışında terör örgütleri ile tam 100 yıla yakındır savaşıyoruz. Tam Amerika’nın kendi topraklarında huzura kavuştuğu yıllar biz başlamışız.

Bu duygu ve düşünceler ışığında 2025 yılının kalbinizdeki güzellikler ile endeksli geçmesi dileği ile hoşçakalın.