Osmanlı Devleti, 19. Asırdan itibaren dünya arenasındaki eski gücünü ve itibarını büyük ölçüde kaybetti. Müslüman tebaanın yaşadığı toprakları dahi birer birer elden çıkmaya başladı. Kaybedilen topraklardaki Müslümanlar, Anadolu coğrafyasına yerleştirmeye başladı. Bütün Sakarya coğrafyasında olduğu gibi Karasu’ya da Balkan ve Kafkas asıllı Türkmenler yerleştirildi. Bölgeye sonradan gelen bu etnik unsurlar, Osmanlı Devleti’nin kuruluş döneminden beri bölgede yaşayan yerli Türkmenlere “Manav” şeklinde hitap etmeye başladılar. Çünkü bütün eksiklerini yerlilerden temin ediyorlardı.
Manavlar, Karasu’nun yerli halkı, gerçek sahipleridir. Yüksek bir kültüre sahip olan Manavlar, yüzlerce yıl bugünkü Karasu ile İncirli arasında (Karasu, bugün K. Karasu diye hitap edilen Karasu Köyü’dür) yarı göçebe bir yaşam sürmüşlerdir. Mimaride oldukça ilerlemişlerdir. Ahşap, tuğla, beton karışımı evler inşa etmişler, hayvanlarını evin uzağında “Tam” adı verilen ahırlarda başka bir arazide barındırmışlardır.
Manavların yemek kültürü de oldukça geniştir. Balığın her türlüsü yapılmaktadır. Keşkek, Manavların en meşhur yemeğidir. Manav Simidi, Patlıcan İnciri Reçeli, Şeker Kamışı Pekmezi, Fındıklı-Cevizli Mısır Ekmeği, Fındıklı-Cevizli Manav Acıkası ve Enişte Fındığı Karasu Manavlarının geleneksel yemeklerindendir.
Manav Simidi, yokluk yıllarının kuru pastasıdır. Yemekten sonra çayla ikram edilen bu simit, daha çok düğün, bayram gibi özel günlerde yapılır. Genellikle mahalledeki kadınlar toplanarak hep birlikte yaparlar. Simitler, geleneksel toprak fırınlarda pişirilir. Piştikten sonra sertleşen simitler, su buharında buğulanarak yumuşatılır ve o şekilde servis edilir. İncilli, Karasu Köyü, Kuyumculu, Kocaali, Melen ve Darıçayırı Manavları bu geleneği halen sürdürmektedirler.
Malzemeler: 2 kilo un, 2 tane yumurta, 2 kaşık sirke, yarım kilo şeker, 50 gram maya, 2 su bardağı süt, su (Hamuru yoğururken ele yapışmayacak şekilde kıvamına göre su eklenecek), yarım çay kaşığı tuz, yarım su bardağı zeytinyağı, toprak fırın.
Yapılışı: Süt, sirke, maya, su, tuz, zeytinyağı, yumurta, şeker bir kaba konulup karıştırılır. Ardından 2 kilo un azar azar karışıma eklenir. Katılaşıncaya kadar yoğrulur ve hamur elde edilir. Kabarması için 2-3 saat dinlenmeye bırakılır. Hazır hale gelen hamur, bir el avucu kadar koparılarak simit şekli verilir. Normal su veya pekmezli suda kaynatılır ve ardından geleneksel toprak fırına verilir. Kızarıncaya kadar pişirilir. Su buharında buğulanarak servis edilir.