Muhsin Turhan'ın "Susma!" başlıklı köşe yazısı
Susma! Hakkı söylemeye devam et. “Ağzına gem vurduğun anda sırtına da eyer vururlar” demiş Malik Bin Nebi. Konuşulması gereken yerde haksızlığı gördüğü halde susarsanız.
“Hakkınızla birlikte şerefinizi de kaybedersiniz” demiş Hz. Ali.
“Her insan gücü yettiği kadar haksızlığa; eliyle, malıyla, diliyle ve bunların hiçbirine gücü yetmiyorsa kalbiyle buğz etmelidir” demiş Yüce Peygamberimiz.
40 yıldır Allah'ın yüklediği Kur'an-ı bilinçle kimseden çekinmeden korkmadan sorumluluğumu yerine getirmenin mücadelesini verdim. Bu yolda ülkemin her yerinde yeri geldi dini değerlerimin yeri geldi emekçinin yeri geldi başörtüsünün mücadelesini verdim. Kimi arkadaşlarım faili meçhul oldu, kimi arkadaşlarım şehit oldu kimileri tutuklandı, bunların hiçbiri beni davamdan geri döndüremedi.
Malımı, canımı, hiç çekinmeden ortaya koydum.
Bazen haksızlığa, bazen iftiraya, uğradım! Hatta İslami derneklerden kovuldum. Susmadım, yılmadım, pes etmedim.
Eğer bu günlerde pes etme noktasına gelmişsem umudumu kaybetmişsem sözün gücü bitmişse, insan insana itimat etmiyorsa bir Müslümanın sözüne güven bitmişse ne yazmanın nede konuşmanın faydası olduğunu düşünmüyorum.
Artık uzlete yalnızlığa çekilip, tek başıma yaşama zamanı gelmiştir.
Hakkınızı helal edin bu veda yazım.
Kimi kırdıysam kimi üzdüysem hakkını helal etsin.
Benden yana helal olsun.