Hasan Kar'ın "Çarşı pazar" başlıklı köşe yazısı
Herhangi bir konuyu değerlendirirken tam da o konunun dünya üzerindeki etkilerine bakmamız gerekir. Hakkaniyet çerçevesinde değerlendirme yapmak hem önemli hem de değerlidir. İyi günler iyi haftalar…
Enflasyon ile mücadelede devam ediyor. Bu mücadele, bazı sektörlerde için hani ‘üç aşağı beş yukarı’ tabiri var ya tam da o misal benzetmesi yapılabilir. Ama gel gelelim diğer sektörlere… Mesela hizmet sektörü ve sokakta, çarşıda, pazarda en fazla konuşulan sektör ve enflasyonun en fazla hissedilen sektörünün başında geliyor yemek sektörü. Mesela ekmek, simit. Bunlara gelen uzun süredir periyodik zamlar dur durak bilmiyor. Çok uzak değil ya yakın bir süre önce bir lira 50 kuruştu ekmek. Bugün yarın 15 TL’ye çıkacak. Yine keza servisler. Geçen sene 800 - 900 TL bandında idi bu yıl bin 500 TL. Ama Büyükşehir'in verdiği ücret tarifesini soran, araştıran yok. Ben doğrucu davut falan değilim. Bu fiyatlar üreticiyi, tüketiciyi, hizmet sektörünü kurtarır, kurtarmaz bilemem ama enflasyon bazı kesim gurubunu derinden vuruyor. Sezar’ın hakkını Sezar’a teslim etmek için söylemek, konuşmak gerek.
Marketlerde fiyat artışının ateşi sönmüş durumda. Genel olarak fiyatlar yatay seyrediyor. Bu seyrin yılbaşına kadar devam edeceğini düşünüyorum. Yılbaşı ile asgari ücrete yapılacak zam sonrası marketler başta olmak üzere bazı sektörlerde yukarı seviye fiyat dalgalanması olacağını düşünüyorum. Geçmiş yıllar yaşadıklarımızdan yola çıkarak bu değerlendirmeyi yaptım. 2025 ve sonrası enflasyonun dizginleneceği işaret ediliyor. Ama bazı sektörler bunu doğrularken bazı sektörlere baktığımızda sanki zor görünüyor. Yani sektör sektör ele alırsak konu ile alakalı tahmin veya düşünceniz farklılık gösterebilir diye düşünüyorum. Hayırlısı olsun diyelim. Umarım her iki kesim için de hem alıcı hem satıcı olarak söylüyorum, kalbinin mutmain olduğu bir sürece yakın zaman içinde gireriz. Kendinize iyi bakın, hoşça kalın.
