-

Hafta başında ilçe ve il gündemini meşgul eden ve siyasi boyuta taşınan gerginliğin perde arkasında neler yaşandığı sokaktaki vatandaşın ve kulislerin merak konusu oldu. Tahminler Ukrayna ve Rusya arasında arabulucu rolü oynayan Türkiye gibi bir arabulucunun olup olmadığı yönündeydi.

Basın olarak biz de ilçemizde kutuplaşma ve gerginlik olmasından yana değiliz. Bu tür malzemeler kimseye fayda getirmez. Köşe yazımda da belirttim, filler dövüşür, çimenler ezilir örneğiyle… Karasu Belediye Başkanı İshak Sarı ile Karasu Esnaf ve Sanatkar Odası Başkanı Cihan Emre’nin arasında yaşanan ve sosyal medyada ulu orta yapılan yazışmalar, Salı günü gerçekleştirilen görüşme ile duruldu diye düşünüyoruz.

Görüşme, Karasu basınında farklı yorumlandı. “Şimdilik duruldu” diyen de oldu, “Emre özür diledi” diyen de oldu. Basının başlıkları tabi yoruma dayalı olur. Basının görevi de budur. Olaylara yorumla yaklaşmak. Lakin görüşmenin perde arkası da merak edilmiyor değil. Kim ön ayak oldu, görüşme teklifi ilk kimden geldi.

Duyumlara göre görüşmenin arabulucusunun, yani iki ülkenin ortak masa rolünü üstlenen “Türkiye”sinin AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Seçim İşleri Başkanı ve Sakarya Milletvekili Ali İhsan Yavuz ve Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce'nin olduğu. Peki Yavuz ve Yüce, her iki tarafa da ne dedi? Görüşmenin zeminin ne yönde hazırladı? Bunların cevabı tabi Sarı ve Emre’dedir.

Ama bilinen şu ki; Ali İhsan Yavuz ve Ekrem Yüce'nin hem İshak Sarı ile hem de Cihan Emre ile görüştüğü… Etkin rol de oynamış Yavuz ve Yüce. Görüşme gerçekleşti ve taraflar sulh etti. Dileğimiz de devam eder. İlçede bu tür gerginliklerin etkisi tabanda daha büyük olur.

Başkan Sarı, kendisine yakışanı yaptı ve duvarlarını kaldırarak randevu verdi. Başkan Emre de “Bir büyüğüm olarak özür diliyorum” dedi. İki taraf da doğru olanı yaptı ve erdemlik örneği gösterdi. Şimdi halkın beklentisi daha fazla olacaktır. İki başkan uyumlu çalışmalara imza atar mı?

İlçenin kurum, oda, STK gibi yol gösterici ve ilçenin işlev organlarının uyumu çok önemli. Yavuz’un taraflara ne dediği kendilerinde saklı, duyumlarımızı yazmak doğru olmaz. Şahit değiliz neticede. Bizde kalsın. Bundan sonrasına bakacağız. Meşhur bir söz var “Dün dündür, bugün bugündür”.

Önemli olan “Yarın” ne olacağı… Hepimiz aynı bulvarı kullanıyoruz. Herkes bazı şeylerden feragat etmeli ve ilçenin menfaatleri için bireysel değil toplumsal duygularla hareket etmeli. Halkın da beklentisi, basın olarak bizim de beklentimiz budur. Çünkü ilçenin de il merkezinin de hesapları farklıdır. Görüşmenin de ildeki hesaplar hatta il dışı ilişkiler doğrultusunda şekillendiği yorumları haksız olmasa gerek. Kurulan dengenin de ilçeye fayda getirmesi dileğiyle…