Esnaf sadece esnaf değil, bir anlamda ülkenin aynası. Esnafın pandemiden dolayı derdi çok ama yaklaşık bir yıl içinde yaşananların ardından bir umudu ve beklentisi yok. Esnafın sorunlarını konuşan çok ama esnafa uzanan etkili bir dayanışma eli ya da örgütlenme de yok.
Esnaf kimin esnafı?
Esnaf kaç sefer ziyaret edildi?
Esnafın kaç kez sorunları dinlendi?
İşini layığıyla yapan, vergi levhası ile işyeri sahibi olan esnaflarımızın bu pandemi sürecince sıkıntıları gerçekten büyük. Bunu ya görmüyorsunuz ya da görmek istemiyorsunuz…!
Esnafımız pandemi dolayısıyla bir düşünce içerisine girmiş durumda. Bu esnaflarımıza pandemi de neler yaşıyorlar, sorun, kaygı ve beklentileri neler? Bu esnafımızı bir dinleyin. Esnafın bir yıl içinde yaşadıklarının ardından bir umudu, beklentileri de kalmadı.
Esnafın sorunlarını herkes konuşuyor. Ama sadece konuşuyor…!
Esnafa bir el uzatan, esnafın derdi ile dertlenen kimse yok. Esnafa kredi dayatmasından başka bir icraat yok. Pandemi dolayısıyla esnafa kira desteği, gelir kaybı desteği yapılacak, yapılmaya da başlandı. Ancak bir senedir işyerleri, kantinleri kapalı olan herkese verilmedi bu destek. Çoğu esnaf kira desteği, gelir kaybı desteği alması noktasında şartları bildiklerini ve hiçbir eksikliklerinin olmadıklarını dile getirdi. Ancak bu desteklerden olumlu cevap alamadıklarını da dile getiren esnafımız bulunuyor. Neyi neye göre belirliyorsunuz gerçekten bu esnafımız şaşırıyor. Bu esnafa ya dik durun, ya da hiçbir şey yapmayın. Gerçekten üzücü…
Bu esnaf sadece esnaf değil, bir anlamda ülkenin aynasıdır.
COVID döneminde öyle çok dayanışma örneği gösteren olmadı. Bu çalışmaları yürüten insanlar var. Pandemi döneminde aktif olarak sahada boy gösteren sadece Kızılay’ı gördüm. Bu da yeterli mi? kesinlikle yeterli değil. Kızılay sadece gıda yardımı ile destek verebilir. En azından insanların belli zaruri ihtiyaçlarını karşılama temelinde bir çaba içerisinde olmak güzel bir şey.
Esnafımıza ciddi bir destek gelmezse sektörün büyükleri dahil hepsi kapıya kilit vuracak. Kim ne kadar dayanabilir ki. Kimse bu kadar uzun bir pandemi yaşayacağını bilemezdi. İnsanlar yatırım yaptı?
Kime güvenerek yaptı?
Önce devletine, sonra kendilerine, sektöre.. Bunu istemiyor muyduk zaten, ekonominin büyümesini, insanların iş bulmasını hep teşvik ettik. Kapanmalar oldu, kısıtlamalar, ek tedbirler. İnsanlar bekledi, çözümler biraz zamana yayıldı. Ama şimdi her yer açık; hizmet sektörü kapalı. Yiyecek içecek sektörü düşündüğümüzden çok daha büyük bir sektör; milyarların döndüğü bir alan...
Pandemi bitecek ve bu işletmelere ihtiyacımız olacak. AVM’ler açık, pasajlar açık, mağazalar açık...
21.00’e kadar ama açıklar.
Restoranlar kapalı...
Paket servisiyle bu iş yürümez. Yürümüyordur. Herkes tedbirlerini alsın, maskelerini taksın.
HES kodlarıyla restoranlar açılmalıdır.. En azından 2021’i tedavi yılı ilan etsinler, işletmelerin üzerine gelmesinler.
Belli ki hayatımız testlerle geçecek. Ve içimizin rahat etmesi için bu tür çözümlere ihtiyacımız olacak.
Siyasetin dili hep gergin..
Bu gerginlikte giderek hakarete dönüşüyor. Konular sorunlar hep aynı. Çözdüğümüzü, geride bıraktığımızı zannettiğimiz birçok konu aslında çözüme kavuşmamış bu sorunlar yine gündeme geliyor. İnsan üzülüyor.
Vatandaş siyasetin önünde yürüyor. Politika yapanlar siyaset dışında bir hayatın olmadığını düşünüyor. Ben hayatın siyasetten ibaret olmadığını düşünüyorum. Toplumun gelişmesi, değişmesi için siyaset elbette öncü olacaktır. Yasaları koyacak, insanlarımızın refahı, mutluluğu için çözümler üretecektir. Buna itirazım yok. İtirazım hayatın renklerini siyasette bulamamak.
Hayat bir gökkuşağı gibidir, rengarenk...
Siyasetin, siyasetçilerimizin de bu renklerin farkında olmasını bekliyoruz sadece. O zaman bu gerginlikler azalacak, siyaset daha fazla çözüm üretecektir.
O buna milyonluk dava açtı
Bu buna milyonluk dava açtı vs. vs.
Şu dava açma kapama olayları bırakılsın da, esnafa bi inilsin, sahip çıkılsın artık.