Hasan Kar'ın "Körler pazarında ayna satmak" başlıklı köşe yazısı

İnsan duyduğu veya gördüğü yazılı ya da görsel bir habere göstereceği tepki; duyacağı endişe veya hiçbir şey ifade etmemesi, kişinin haberi içeren konu ile ilgisiz oluşu veya tam tersinden düşünürsek ilgili oluşundan kaynaklanır. İyi günler iyi haftalar...

Her vatandaşın, insanın ve insanoğlunun yaşadığı süre içerisinde; aile, arkadaş gibi kaynaklı bir takım buna hobi olarak da bahsedeceğimiz husus var oluyor. Kimi insan balık tutmaktan çok keyif alırken başka bir insana bu olay eziyet geliyor mesela. Bu tam anlamıyla tüm manada bir konuyu ele alırken yukarıda bahsettiğim gibi de ele alabiliriz. Konuya duyduğun ilgi ve ilgisizlik.

Kıymetli okurlar ilçemizde buna benzer hususlar ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Bazen ihtiyaç duyulmayan bir konuyu gündem yapmak körler pazarında ayna satmak olmuyor mu sizce ne dersiniz? İlçemizde artık sakin bir döneme girdik. Sonbaharın ardından kışa kapı araladık. Artık haziran ayına kadar biz bizeyiz. Biz bizeyiz derken artık eskisi kadar biz bize de değiliz. Son 5 yıldır ikametini buraya aldırıp veya aldırmadan 12 ay süreli burada oturan burada düzen kuran ve çalışan sayısı her geçen gün artıyor. “Bu veriyi nereden alıyorsun” sorusunu soracak olursanız; sokaktan kardeşim. Marketten, kapalı bulvardan, pazardan gibi. Durum aslında Ege ve Akdeniz’de de aynı. İlçelerde buna benzer ve daha fazla bir orantıda endeks var.

Metropolde çalışan bir insanın emekli olduktan sonra orda durması ona zulüm gelir. Ne yapıyor? En basiti ya metropoldeki evi kiraya verip veya satıp buradan daire alarak yerleşmiş oluyor. Bir zaman sonra ilçenin kültürü, sosyal hayatına katılıyor. Bir metropolde başlayıp biten hikaye bir ilçede tekrar filizleniyor aslında. Güzel dostluklar ve arkadaşlıklar ile beraber… Buradaki durum bundan ibaret. Kendinize iyi bakın hoşça kalın.