-
Karasu Atatürk Bulvarı’nda 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü dolayısıyla CHP Karasu İlçe Örgütü tarafından çelenk programı düzenlendi. Programda İlçe Başkanı Aykut Süt, İlçe eski Başkanı Nurhan Aydın, yönetim kurulu üyeleri ve çok sayıda partili hazır bulundu.
Programda Atatürk heykeline çelenk sunulduktan sonra saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Ardından CHP Karasu İlçe Başkanı Aykut Süt, günün anlam ve önemine ilişkin bir açıklama yaptı.
Başkan Süt, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
Büyük Önder, fikir ideal ve eserleri ile bağımsızlığımızdan tarihimize, dilimizden sanatımıza ve benliğimize kadar en gerçek fikirlerin ve en sıcak duyguların içinde aramızda hep yaşayan bir önder.
Atatürk'ün ölümsüzle gururlandığı günün yıldönümünde herkese düşen en büyük görev, Atatürk'ü ve en büyük eseri Cumhuriyeti anlamak Cumhuriyet’in değerlerini her koşulda korumak ve Atatürkçü düşünceyi benimsemek Türkiye'yi aydınlık yarınlara taşımaktır.
Dünyanın en seçkin ve en saygın lideri şöyle diyordu, “İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben; et ve kemik. Geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal: Onu "Ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ideal için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluk. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim için teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yasaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!
Mensubu olduğu Türk milletini sonsuz bir aşkla seven Mustafa Kemal Atatürk, milleti için her türlü zorluğa katlandı ve kendini ona adadı. Onun “Ben, gerektiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk milletine canımı vereceğim” sözü, milletini ne kadar çok sevdiğini gösteriyor.
Bugün burada bu daracık zamanda Atatürk'ü anlatmanın imkanı yok elbette. Şurası bir gerçektir ki hakkında binlerce kitap yazılan; sayısız araştırmalara, makaleleri konu olan Atatürk'ü ve onun muazzam kişiliğini bütün yönleriyle anlatamayız. Atatürk'ü anlatmak zor ve uzmanlık isteyen bir iştir. Çünkü o yeryüzüne bir insan olarak geldi, bir cihan olarak gitti.
Hiçbir kimse bu muzaffer general, bu yılmaz devrimci, bu kahraman insan, bu halkçı lider kadar kendi ulusunun kalbine yakın olamadı.
Bize bıraktığı ışık, yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor. Bu ışık sadece yolumuzu değil, içimizi de ısıtıp aydınlatıyor.
Dış ve iç düşmanlar ve onların yerli işbirlikçilerine karşı büyük eserlerini, kimsesizlerin kimsesi olan Cumhuriyeti ve onların devrimlerini, bize kazandırdığı sayısız eserlerini korumaya, aydınlanma yürüyüşümüzü sürdürmeye kararlıyız.
Açtığın yolda ölmek var, dönmek yok. Rahat uyu büyük Atatürk!
Onun aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyor ve hepinizi sevgiyle selamlıyorum.