Onca şiir

Aybüke Yıldız'ın "Onca şiir" başlıklı köşe yazısı

Hisler gerçekten gerçek mi? Neden hep ahmaklık oldukça çok

Kendine aşık edip gidemezsin. Sevmek zor değildi ki ve bazen bazı seslere sağır oluyorum kendi kafamın içindekiler bana hükmediyorlar.

Kalbime odaklıyım. Aura kadınıyım ben. Dünya epeyce yol katletti palavralıkta bazen her şey mide bulandırıcı.

“Sokak hayvanlarını rahat bırakın”

Gökyüzü kan kusuyor siz hala palavradasınız. Kelimeler oldukça karışık değil mi? Kalbim yanıyor sesin oldukça kan kusturuyor ve hala kokunu ve tenini sevmemeliyim. İhanetin bir nedeni olmaz. Kitabın sonunda yalan söyledim aslında ihanet değildi benim ki dese bile sevdiği adam şairi katletmişti.

Özlemek eylemi bazen oldukça geride kalabiliyor.

“-Sevdin mi?

-Elbette albayım ama yanlış adamı

-Belki de sadece sen güzel sevdin.

-Onca yalanlara rağmen yine ona yazdım bu şiirleri’’

Bile bile lades oynadık.

Şimdi başka teni sevmen yük değil. Kırdığın kadar sevil. Kokun hala saçlarında. Onca şiir geçmişte kalır. Bazen şairde bilmez duyguları, bir kadının güvenini çalmayın. Yalanlar hükümsüz olsa da tüketir zihni, kalbi ve bedeni.

Umarım gelecekte gülümsemek canımı yakmaz. Kalsın her yaşanılan zaten bir süre anımsanmıyor.

Artık bazı görülen, duyulan ve denk gelen tesadüfler canımı yakmıyor.

Artık affetmediğim insan yok ve evrene bıraktım onca yaşatılanı.

Tek özür dilerim cümlesi bazen affedebilir…

Ama oldukça geç.