Bazı gerçekleri insanların yüzüne vurmak iyidir. Herkes kendinin eleştirilmesini ister. Eleştirilmek istemeyen de olur. Ancak ben eleştirilmenin, kişinin doğru yolda olduğuna inananlardanım. Eleştirilmek istemeyenlerin de yanlış yolda olduğuna inananlardanım. Ancak eleştiri yaparken yalan konuşmamanız gerekmektedir.
Gelelim asıl meselemize.
Yaklaşık 11 yıldır basın camiasının içerisindeyim. 7 yıl imtiyaz sahibi olmadığım bir gazetede temizlik yaptım, çay servisliği yaptık, muhabirlik, haber müdürlüğü yaptım. Daha sonrasında 4 yıldan bu yana ise imtiyaz sahibi olduğum Öncü Karasu Gazetesi’nin yayınlarına devam etmekteyim.
Öncü Karasu Gazetesi olarak gazetemizi her partimize eşit şekilde yer vererek tarafsız bir şekilde çıkartmaya devam ediyoruz.
Seçim zamanlarında olsun, seçim olmadığı zamanlarda olsun Öncü Karasu Gazetesi’ni taraflı gazete şeklindeki konuşmaları asla ama asla kabul etmiyorum ve etmeyeceğim.
Gazetemizi bir sefer dahi eline almayan, incelemeyen, bizleri bir defa ziyarete gelmeyen kişinin beni taraflı gazetecisin diyerek eleştirmesini kendi vicdanına bırakıyorum ve hakkımı asla helal etmiyorum.
Benim 11 yıllık çabamı, 11 yıllık emeğimi, 11 yıllık yorgunluğumu bana kalbinizin çirkinliği ile göstermeyin olur mu?
Hafta içi MHP İl Başkanı Ahmet Ziya Akar’ın bir internet sitesinde açıklamalarını okudum. “MHP'li Akar, “Sakarya'ya zillet ittifakını anlatacağız” başlıklı açıklamalarını ve daha sonrasında bir yorumda bulundum.
İlçemde cenaze harici il başkanını görmedim. Hiçbir esnafımıza dokunmuş değil ama Sakarya’ya zillet ittifakını anlatacakmış. Ben de bu tarz bomboş açıklamaları bırakın da ülkeyi nasıl kalkındırırız onu düşünün. Millet sizden başka bir şey beklemiyor” dedim.
İl başkanına boş boş konuşma demedim. Bomboş açıklamaları bir kenara bırakın da ekonomiye, eğitime, hayat pahalılığına bakın, çözüm bulun dedim.
MHP’ye karşı herhangi bir net tutum sergilemedim. MHP’ye karşı da değilim. MHP il başkanını eleştirdim diye taraflı gazete mi oldum şimdi?
CHP’yi de eleştirdim, İYİ Parti’yi de, AK Parti’yi de, MHP’yi de eleştiririm. Ama gazeteciler eleştiri yapamazmış ben onu anladım. MHP’ye karşı bir nefretimin olduğunu düşünenlere şöyle bir açıklama da yapmış olayım ki beni beyin hücreleri ölmüş kişilerden değil de beni benden dinlemelerini dilerim.
MHP İl başkanını gazeteci olarak değil de bir vatandaş olarak ben Karasu’da aktif göremiyorum. Karasu’ya geldiğini de düşünmüyorum. Geliyorsa da MHP Karasu İlçe Teşkilatı bizlere haber vermiyor. Sorumlusu MHP Karasu İlçe Teşkilatı’nındır.
Milliyetçi Hareket Partisi ile alakalı gazetemizde hiç haber olmuyor. Bunun sorumlusu da ben değilim. İlçe teşkilat başkanının işi ile başkanlığını birbirine karıştırmasından kaynaklanıyor.
Bizlere bilgi verilmediği zaman ne oluyor? Haber çıkmıyor. Ancak okurlarım şunu bilmelidir ki MHP Karasu İlçe Teşkilat başkanının almış olduğu karar doğrultusunda MHP ile ilgili haberler gazetemizde yayınlanmıyor. Bizlere haber servis edilmiyor. Kişisel ilişkileri partisine yansıtan kişinin kararı ile gazetemizde Milliyetçi Hareket Partisi ile ilgili haberler çıkmıyor.
Belki de Ahmet Ziya Akar, Karasu’ya geliyor, ancak ilçe teşkilatının bizlere haber vermemesinden dolayı MHP’ye yer verilmiyor. Geçen hafta cuma günü MHP Milletvekili, İl Başkanı Karasu’ya geleceğinin haberini bizlere haber verildiği an okurlarımız ile paylaştık.
Bizlerle ilgili aklında şüphe olan herkesi ofisimize davet ediyoruz. Yazmak isteyip yazamadığımız o kadar çok şey var ki. Ama ben bunu yapmayacağım.
Gazeteci siyaset yapmaz. Tamam yapmaz. Ben yapmıyorum zaten.
Hayırlı haftalar.