Salı günü Karasu bir kez daha bir antrenman yaptı, her 5-10 yılda bir ilçemize gelen ve ÇED bilgilendirmesi yapamadan giden santralciler zincirine bir halka daha eklendi. Evet, bu kez gelenler en masumuydu, ülke genelindeki haberlere bakarsanız güneş enerjisi santrali (GES) doğaya belki de zararı olmayan tek santral. Ama… İşin aması var. O zaman vatandaş neden çıktı?
Şunu da aslında belirtelim; biz oradaydık. Her kesimden vatandaştan röportaj aldık ve hem Karasu Haberleri hem de Öncü Karasu’da yayınladık. Mahalle sakinlerinden bazıları “Burada Camitepeli hariç herkes var, köyümüze ne karışıyorsunuz, kararı biz veririz” diyerek GES’in burunlarının dibine yapılmasına razı olduklarını alenen dile getirdiler. Kafalarda soru işareti kalmadı değil?
Bazı vatandaşlar da olaydan bihaber. “Biz dinlemek istiyoruz, ne yapılıyor mahallemize?” diyenlerin de sayısı fazla. Bakın, asıl sorun da aslında burada. Mahalle sakinleri BİHABER! Peki bunlara kim haber verecek?
Biz, basın olarak üzerimize düşeni yaptık. Karasu’nun menfaatlerini koruduk ve neden buraya kurulmaması gerektiğini vurguladık. Takip edebilseydi vatandaş bilgi sahibi olurdu. Diğer konu ve en önemlisi;
Belediye Başkanı İshak Sarı, salı günü yapılacak toplantıdan bir gün önce yani pazartesi günü canlı yayın yaptı. İlk kez böyle bir uygulama yaptı ve net şekilde “KARŞIYIZ” mesajını verdi. Peki eyvallah… Sonra ne yaptı? Salı günü orada değildi. Neredeydi? Ankara’da… Önceden planlı ziyaretlermiş, tevafuk bu ki aynı güne geldi. Ona da eyvallah. Ziyaret fotoğraflarını yayınladı. Geri dönüşüm firmasına ziyaret.
Çok da önemli olmalı ki, bir gün önce canlı yayınla vatandaşı sokağa inmeye davet edip kendisi Ankara’da olmak zorunda kaldı. Allah’tan bir iki cesareti deli çıkıp, “Sunum yok, kapat kapat” diye bağırdı da adamlar sunum yapamadan gitti. Belediye başkan yardımcıları da onun ardından gelebildi mahalleye.
Eğer Başkan Sarı, mahalleye gidip, vatandaşı alıp, doneleriyle, ispatıyla, sebepleriyle vatandaşa neden karşı olduklarını anlatsaydı, mahalle sakinleri de belki firma yetkilileri tarafından bir şekilde (!) ikna edilmemiş olabilirlerdi.
Mahalle sakinlerinin bize dedikleri de ilginç. “Yıkım yapmaya geliyorlar ama burnumuzun dibinde canlı yayın yapıp, mahalleye gelip de bir açıklama yapmıyorlar, bilgi vermiyorlar” diyenler neden böyle konuştu peki? Sayın Sarı’nın niyeti dostalr alışverişte görsün mü yoksa burayı gerçekten Karasu’nun GERÇEK MENFAATİ için kullanmak mı?
Bir hafta, 10 gün önce bu bilgilendirmeleri yapar, basını, siyasi başkanları davet eder, birlik beraberlik örneği ortaya koyar, vatandaş desteğini de alarak buna karşı koyabilirdi. Ama yapmadı. Şaşırmadık da zaten. Ama basın bunu yemedi hatırlatalım. Yiyene afiyet olsun.
Peki neden bu yatırıma karşı çıktık? Karşı çıktığımız yatırım değil. Yatırımın yeri. Kibar Holding’in karnesi Karasu’da ne yazık ki ZAYIF. 2006’dan beri 1 milyon metrekarelik arazi elinde ve Karasu’ya hiçbir yatırım getirmediniz, araziyi elinde tutarak gelmesine de engel oldunuz.
Zamanında SUBÜ kampüsü kurulması istediğimiz, elimizde kalan TEK DEVASA araziye, sahilin dibine, longozun dibine, 3 milyon metrekarelik ilçe büyüklüğünde son arsamıza da el attınız. Sen önce fabrikanı kur, istihdamı oluştur, elektriğini sonra üret, ikna olalım. Elektrik üreteceksen de Darıçayırı’ndaki çimento fabrikası kurulması istenen arazi var. Ot bitmez, hayvan yemlenmez. Git oraya kur. Ha niyet başkaysa elbette “İllaki bu arsa” derler. Biz de işte buna KİBARCA karşıyız! Basın olarak bizim önceliğimiz KARASU’NUN MENFAATİ’dir. Bize bu konuda karşı olan da Karasu’nun karşısındadır.