Etrafımı çevreleyen yalan suretler.
Dünya o kadar kötüler ile doldu ki iyiler nefes alamıyor, saçmalıklar ise hep zihinlerde kalıyor.
Sahi kalbimde mi senin için yalandı. Duymadın demi? sorular oldukça çok keskin olsa da ben intihara meyilli değilim. Dünya yazılır ve geçilir elbette sende unutulursun bir köşelerde her zaman kalandır cesaretli ve gidenler ise kocaman bir aptal.
Şarkılar değişir. Kaptanlar istifa eder ve sende unutulursun bir köşelerde. Ben hep kaybettim.
Aşk olsun, arkadaşlık olsun ama en çok hayallerimi kaybedersem hafızamı yitiririm.
Bazen insanlar kalbini başka şehirlerde bırakabiliyor. Polyana küfür edemez.
Saçlarım sen kokmalıydı aptal adam ihanetin değil. Dünyada bazen öfke kalbinizi ele geçirebilir.
Bazı şiirler ise yarım kalır çünkü şairin kalbi buna izin veremez. Gitmek aptallık olsa da bazen kazanan giden oluverir.
İyi insanlara denk gelin.
Savaşmak kelimesi hem anlam olarak hem de eylem olarak ne kadar aldatıcı. Yakıp yıkarken hatta çocukların barut kokması aptal suretlerin menfaati ya aşkta ise zarafet demek yani iyimserlik, güneş demek
Aldatıcı değil mi?
Edemezdim kalbimi sana emanet edemezdim. Kafam bu aralar iyi değil. Bazı şeyler yalanlardan ibarettir.
Enerjiler hükmeder hayallere, kuşlar delirdi. Çocuklar özgür.
Bu aralar kafamın içindekileri susturamıyorum.
Affedersen insana iyi gelir derler, sen affet güçlenirsin dediler. Sahi affedebilir miyim? Kenar da kalabilir mi cam kırıkları kimse üzerine basmaz mı?
Etrafımı çevreleyen sesler beni esaretime daha çok bağlıyordu. Belki de duvarlar ile konuşmanın mümkün olduğuna inanıyordum. Hangisi daha zor susmak mı yoksa düşünmek mi? hadi o boş suretler bunu bilimsel açıklamalar ile kanıtlasınlar. Susmak mümkün mü ya da değil ise hem bu deneyin adı yeni yeni deliliğim ile tanışmaktır.