Karasu Düşünce Platformu Temsilcisi Rahmi Makul’un girişimleriyle Karasu’ya gelen iki ünlü isim, sevenleri ve okurlarıyla buluştu. Baytok ve Ekşi’nin söyleşi şeklinde kaleme aldıkları ve Kaynak Yayınevi’nden çıkan Cumhuriyetle Yaşadığımız Yıllar isimli kitaplarının tanıtımının yapıldığı toplantıya, Karasu Belediyesi eski başkanı Ahmet Genç başta olmak üzere Karasulu bazı gazeteciler, köşe yazarları ve ilçenin çeşitli kesimlerinden tanıdık isimler katıldı. İç ve dış politika zeminli söyleşi halinde geçen toplantıda ilk olarak söz alan eski büyükelçi ve yazar Taner Baytok, dış politikalarda görev aldığı yıllara dair anılarını anlattı. Osmanlı’nın yıkılışından Cumhuriyet’in kuruluş mücadelesine ve bu mücadelenin günümüze kadar gelen süreçteki iç ve dış tehditlerine kadar çok sayıda önemli konuya dair açıklamalarda bulundu. Baytok, “Ankara Hukuk Fakültesi öğrenciliğim sırasında ziyaret ettiğim Karasu’yu hayalimde hep yaşattım. Kısmet bugüne gelmekmiş. Böylesine güzel bir ilçeye yıllar sonra gelmekten çok mutluyum” dedi.
Atatürk bir mucizedir
Osmanlı’nın yıkılış sürecini ve Cumhuriyet’in temellerinin atıldığı zor dönemleri dile getiren Baytok, “Adeta çökertilmek için büyük uğraşların verildiği Osmanlı Devleti’nin gücünün tamamen yitirildiği dönemde Mustafa Kemal Atatürk adında bir adam tek başına çıkıp, arkadaşlarıyla birlikte Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdu. Yedi düvele teslim olmak üzere olan bu topraklara yenden bir Türk devleti kurarak yeryüzünde görülmemiş bir mucizenin temsili olmuştur” dedi. “Ülkemiz üzerinde oynanan tuzakları bozmak için Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmak ve demokrasiden ödün vermemek şart” diyen Baytok, “Bugün oynanan oyunlar, dünün renk değiştiriş halleridir. Tarihten ders çıkartmayan ve tarihini unutan toplumlar, bugün ülkemiz üzerinde oynanan oyunlar göremez ve kimlerin peşinden gittiklerini de bilemez” ifadelerini kullandı.
Görüldüğü gibi değil
Baytok’un ardından söz alan Hürriyet eski başyazarı Oktay Ekşi de daha önce Karasu’ya gediğini fakat üzerinden uzun süre geçtiği için Karasu’nun bu gelişmiş son halini görünce adeta ilçeyi tanıyamadığını ifade etti. Yaklaşık 58 yıl gazetecilik mesleğinin içerisinde bulunduğunu ifade eden Ekşi, “Dünyaya bin defa gelsem, bin defa da gazetecilik mesleğini seçerdim. Çünkü insanı daha tatmin eden, dinamik, renk dolu ve insanı hayatta tutan bir meslek tanımıyorum” ifadelerini kullandı. Stajyer olarak başladığı gazetecilikte başyazarlığa kadar yükseldiğini söyleyen Ekşi, “Bildiğiniz doğruları yazmaktan asla kaçınmadım. Çöpe gideceğini bilsem de bütün haberleri yazdım ve kurum veya amirlerim tarafından çöpe atılan haberlerimiz de oldu” diyerek toplantıya katılan genç gazetecilere de kısa süreli tavsiyelerde bulundu. Gazetecilik mesleğine ara verdikten sonra siyasete girdiğini fakat siyasetin dışarıdan görüldüğü gibi olmadığını belirten Ekşi, sohbetinin devamında Türkiye’nin iç politikalarına değinerek günümüze kadar olan iç meselelere aydınlık getirdi. Soru - cevap şeklinde devam eden söyleşi sonunda Baytok ve Ekşi, kiraplarını imzalayarak bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi.