Huzur ve mutluluk, çoğu insanın 3 dilek hakkın olsaydı sorusuna verdiği cevaplardan birisidir. İnsanları huzuru ararken görürüz sıklıkla. Kimisi bir işte arar, kimisi bir şehirde. Kimileri bir ilişkide, ya da ilişkiyi bitirince bulurum diye sürdürür bu arayışı. Hayat içinde arayışın bitmediğini ama maalesef ki çoğunlukla yanlış yerde arandığını söyleyebilirim. En azından yanlış yerde aranmaması adına, bu duyguların doğasını anlatan güzel bir hikaye vardır. Bugün size kısaca ondan bahsetmek istiyorum.
İçinde bir sürü elma ağacı olan bir meyve bahçesi varmış. Ağaçlar içinde birisi varmış ki, onun elması diğerlerinin elmalarından çok daha sulu ve çok daha tatlıymış. Ağaç bunun farkında ve kendisini çok iyi hissediyormuş. Ne de olsa onun elması çok güzelmiş. Bir gün yoldan geçen bir adam bu ağacın elmasını görmüş ve hiç sormadan o güzel elmayı koparıvermiş. Ardından hiçbir şey olamamış gibi yoluna devam etmiş. Ağaç ise bakakalmış. İçinde çok kötü bir his varmış. Nasıl olur? Neden? Ben sana ne yaptım ki? Niye ben? Kafasında bir sürü soru. Ayrıca adama engel olamamak onu çok şaşırtmış. Çünkü mutluluğu ve huzuru ondan alınmıştı ve o bunu korurum zannediyordu. Çevresindeki ağaçlar onu teselli etmeye çalışmış ama nafile. O sadece adamı düşünüyor ve elmasını geri almanın yollarını düşünüyormuş. Geceler ve gündüzler bu şekilde geçmiş. Bir gün beklenmedik şekilde adam tekrar çıka gelmiş. Elinde bir kasa dolusu meyve. Ağaç çok sevinmiş. Oh be! Sonunda. Adam hem özür dilemiş hem de teşekkür etmek için bu meyveleri ağaca vermek istediğini söylemiş. O gün akşama kadar ağaca meyveleri vermeye çalışmış. Peki başarabilmiş mi? Meyveleri dala koydukça geri düşmüş. Bantla dallarına bağlamayı denemişler. Ama nafile. Pes etmek zorunda kalmışlar.
Bu hikayemiz bize içsel duygular olan huzur ve mutluluğun doğası hakkında detaylar vermektedir. Ağacın meyvesinin duygular olduğunu söyleyebiliriz. Dünya bunu sizden alabilir. Ve siz hiçbir şey yapamayabilirsiniz. Önemli nokta ise, dünya size geri veremez!
Ağaç meyvesini ancak kendi dalından yeniden çıkartabilir. Ama günümüzde insanların meyvelerini dışarıda aradıklarını söyleyebiliriz. Eee peki dünya bunu sorumsuzca bizden alabiliyorsa biz nasıl huzur bulacağız?
Huzur ağacın meyvesinin olmasından değil, yeniden meyveyi yapabileceğini bilmesinden gelir. Bunu bilmeyen ağaç meyvesi olsa bile ya kaybedersem korkusu ile yine huzursuz olacaktır. Mutluluk ise yarattığı bu meyveden memnun olması ve bununla dünyaya fayda sağladığını bilmesinden gelir.
Sizlere tavsiyem, mutsuz olduğunuz dönemlerde zaten az kalan enerjinizi, giden duygularınızın peşine düşerek ziyan etmeyin.
Eskiden mutlu olduğunuz bir dönem olduysa bilin ki bu dünyanın size verdiği değil zaten sizin üretebildiğiniz bir şeydi.