Ülkemin geleceği karanlık... Ülkem adına üzülüyorum maalesef, toplum olarak iyiye gidiş değil bu...
TÜİK'in yaptığı açıklamada 2015-2016 yılında 132 bin aile boşanmış. Bir düşünsenize bunların bir çocuğu olsa 132 bin mutsuz çocuk, kimi annesinden ayrı kimi babasından mutluluğa hasret geleceğin mutsuz çocukları olacaklar.
Ülkemizde her gün fuhuş artarken (özellikle ilçemizde daha da artarken), cinsel tacizler, çocuk tacizleri ve sentetik uyuşturucudan gencecik çocuklar zehirlenip ölüyorken, insanın gelecek adına üzülmemesi mümkün değil.
Toplum olarak psikolojik travma yaşıyoruz.
Geçen gün bir sohbette Prof. Burhanettin Can'ın sözleri toplumumuzun durumunu ortaya koyuyordu. İki yılda 72 milyon depresyon hapı satılmış!
Aileler huzursuz, gençler en ufak olaylarda kavga ediyor, cinnetler, cinayetler, hırsızlıkların önü kesilemiyor.
Hapishanelerde yer yok. Hastahanelerimiz yetersiz. Allah muhafaza annenize, babanıza, yaşlılarımıza bir şey olsa yoğun bakımlar yetersiz. Şansı olan ya da torpili olan kendi ilinde yer buluyor! Torpili olmayan kimi Bolu'ya kimi Kütahya'da kimi Yalova'da perişan oluyor.
Ülkemizde hukuka olan itibar azalıyor. Son FETÖ davalarında garibanın çocüklar içeride sadece inanmaktan öteye geçmeyen suçlar yüzünden yatarken, zengin ve arkası olanlar salıveriliyor.
Maalesef gelecek adına tablomuz bu... Ve gelecekten umudum da yok. Geleceğini ahlak üzerine kurmayan ülkelerin geleceği karanlıktır.
Rabbim yar ve yardımcımız olsun.