Türkiye ekonomisinde çarklar yavaşlıyor. Son gelen sanayi üretimi, işsizlik ve kredi kartı verileri, ekonomide belirgin bir yavaşlamaya işaret ediyor.
TÜİK'e göre, Haziran’da imalat sanayi üretimi yıllık yüzde 6,9 oranında gerilerken, genel istihdam da 341 bin geriledi.
Haziran’da dar tanımlı işsizlik 0,7 puanlık artışla yüzde 9,2'ye yükselirken, geniş tanımlı işsizlik 3,8 puan artışla yüzde 29,2'ye yükseldi ve pandemi sonrası dönemin zirvesini gördü.
Dar tanımlı işsiz sayısı 234 bin artışla 3 milyon 305 bine, geniş tanımlı işsiz sayısı da bir ayda 1 milyon 718 bin artışla 11 milyon 810 bin kişiye yükseldi. Yaz sezonunda böyle bir artış bugüne kadar çok nadir görülen bir durum.
Ücretlerin enflasyon karşısında erimesi, işsizliğin artması, çiftçiye düşük alım fiyatları verilmesi, ihracatın zayıf seyretmesi, sanayi üretiminin azalması ve vergi artışları, geniş kesimlerde geleceğe yönelik umutsuzluk yaratıyor.
Enflasyonu düşürmek için ekonomiyi soğutmak, istihdamı azaltmak başka sorunları da ortaya çıkarıyor.
Birincisi, ekonomideki ivme kaybı istihdam piyasasına yansımaya başlayacak. Önümüzdeki aylarda işsizlik oranlarında belirgin artışlar görebiliriz. Bu da sosyal huzursuzluk yaratacak.
İkincisi, vatandaşın ödeme gücündeki azalma nedeniyle kredi kartlarında ödeme gecikmesi artacak. Üzerine gelecek faizle birlikte ödenemez duruma gelecek.
Gördük işte Temmuz enflasyonu aylık yüzde 3,23 yıllık yüzde 61,78 geldi. Yani çok da düşmüş görünmüyor. Şu sıralar dolar/TL arasındaki artış 34 TL'yi geçerek rekor seviyeye çıktı. Bu önümüzdeki aylarda enflasyona artı değer katacaktır.
Üretimi azaltıp durgunluğu getirmek ve buna bağlı fiyatlarda aşağı doğru iyileşme olmayınca enflasyondan daha tehlikeli olan "stagflasyon" yaratacaktır.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) 2024’ün Ocak-Temmuz döneminde geçen yılın aynı dönemine göre kapanan şirket sayısının yüzde 28,3 artarak 14 bin 828’e ulaştığını açıkladı.
Öyle ki; bu yılın ilk 7 ayında, en çok inşaat sektöründe olmak üzere toplam bin 554 konkordato talebi oldu. Mahkemeler yılın ilk yarısında 55 iflas kararı verdi.
Konkordato ilan tablosunda görülen verilere göre Sakarya da bundan nasibini aldı.
İlk 7 aylık sürede "konkordato ve iflas" talebinin 5 bin 352'si hakkında "geçici mühlet", 3 bin 617'si "kesin mühlet", 3 bin 132 "konkordato reddi", 530'u "iflas" Bin 289'u tasdik olmak üzere toplam 13 bin 920 işlem yapılmış.
Bu veriler ne anlama geliyor?
Bu, geminin hedefe giderken dümenin kilitlenmesiyle karaya oturması demektir.
Kameralar karşısında "polyannacılık" rolü yaparak sorunların çözülmesi mümkün değil. Radikal kararlar alınarak sorunlar giderilmelidir. Yoksa bu böyle devam edemez!