Size bugün yaşanmış küçük bir hikayem var. 5 minnak maskenin hazin öyküsü. Dinleyin dostlar...
Koronavirüs salgınının diğer ülkelerin ardından Türkiye’ye de geldiğinin 11 Mart’ta açıklanmasıyla gerek kamuoyunda gerekse Bilim Kurulu dahil uzmanlar arasında maskenin gerekliliği tartışılmaya başlandı ve uzun bir süre sadece hastalığı taşıyanların maske kullanması gerektiği tavsiye edildi. Bu tartışmalar sürerken de eskiden makul fiyatta olan maske fiyatları birden fırladı ve karaborsaya düştü.
Ve hikaye başladı. İlk başta devletimiz PTT tarafından her vatandaşa ücretsiz dağıtacaktı olmadı, online başvuru yapılması istendi. Yoğunluktan internet sitesi çöktü. e-Devlet’e taşıdılar. Oda kaldırmadı. Hem e-Devlet’ten hem PTT'den yapılacağı söylendi.
Eczaneler 20 kuruşluk maliyeti olan maskenin tanesini 3 lira ile 5 lira arasında satıyordu. Özel sektör durur mu asla hoop siyah nano maskeler piyasaya çıktı. 5 lira ile 10 lira arasına da onlar satıldı. Sonra ücretli maske satışı yasaklandı.
Peşinden marketlerde hiç dağıtılmayan maskelerin ücretsiz olacağı söylendi. Sonra e-Devlet’te sorun çıkınca eczanelerde ücretsiz dağıtılacağı söylendi ve eczanelerin ücretli maske satışı yasaklandı.
İki hafta boyunca vatandaşa mesajlar ya geç geldi ya hiç gelmedi. Eczanelerde stok sorunu oluştu dağıtım yapılamadı. Sonra ücretsiz maske alabilmek için kendilerine mesaj gelen 65 yaş üstü vatandaşlara sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
Peşinden SGK’lı olanların maske alamayacağı açıklandı. İlerleyen süreçte işyerlerinden alacakları söylendi, onlarda alamadı. Son olarak da tavan fiyatı 1 liradan satışına izin verildiği belirtildi.
Kafanız mı karıştı? Karışmasın çok basit aslında 762635 kere daha okuyun yukarısını anlaşılmayacak bir hikaye değil aslında. İyi haftalar.