17-25 Aralık yolsuzlukla mücadele haftası kutlu olsun

Uğur Büyük'ün "17-25 Aralık yolsuzlukla mücadele haftası kutlu olsun" başlıklı köşe yazısı

MHP, 2014 yılından itibaren 17-25 Aralık'ı yolsuzlukla mücadele haftası ilan ettiğini açıklamıştı. O yıl Türkiye’nin birçok yerinde etkinlikler düzenleyen MHP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, “AKP’nin yolsuzluklarının milletimize maliyetini her ortamda ifşa edeceğiz. Memleketi soyanların ensesinden nefesimizi eksik etmeyeceğiz. Siyaset millet için değil, cüzdan için yapılan bir uğraş haline dönüşmüştür. Millet Ak Saray’a baktıkça, Saray'a harcanan milyonlarca dolara baktıkça siyasete olan inancını kaybetmektedir. Türkiye’de fakirlik zirve yapmışken, sadece kendi egolarını tatmin etmek için yapılan binalar bir utanç abidesi olarak yükselmeye devam etmektedir. Tayyip Erdoğan’ın gücü 17-25 Aralık’ı kapatmaya yetmeyecektir. Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk olayıdır" demişti. On yılda geldikleri noktayı görüyoruz sağ olsun…

17 Aralık’taki operasyon kısaca neydi hatırlayalım. O dönemdeki İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın oğlu Salih Kaan Çağlayan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar, Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan, işadamları Ali Ağaoğlu, Reza Zarrab ve AKP’li Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir'in de aralarında yer aldığı 89 kişi 'rüşvet, görevi kötüye kullanma, ihaleye fesat karıştırma ve kaçakçılık' gibi suçlamalarla gözaltına alındı.

Dört eski bakan hakkında hazırlanan fezlekeler TBMM’de AKP’nin oylarıyla reddedildi. Haberlere yayın yasağı getirildi. Yedi ayın sonunda, AKP’li üyelerin oylarıyla komisyon yolsuzlukla suçlanan bakanların Yüce Divan'da yargılanmasının gerekmediğini bildiren bir karar aldı. 25 Aralık soruşturmasıyla ilgili takipsizlik kararı da 2 Eylül 2014'te verildi. Bilal Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu 96 şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığı belirtildi.

17 Aralık'ın aktörleri bugün nerede ve ne yapıyor?

Reza Zarrab: ABD'de tutuklandı, itirafçı oldu, serbest kaldı, ismini değiştirdi ve yeni bir hayata başladı.

Kendisinin bir suçu varsa Tayyip Erdoğan'ın da istifa etmesi gerektiğini söyleyen, alınan tüm kararlarda Erdoğan'ın talimatı bulunduğunu belirten Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar, kendi internet sitesindeki bilgilere göre kurucusu olduğu inşaat firması Bayraktar İnşaat'ın 2014 yılından beri tekrar başına geçerek çalışmalarına devam ediyor.

Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, önce siyasete bir süre ara verip oğlu ve kardeşiyle birlikte yürüttüğü işlere döndü. Bu aile şirketi, Ankara ve İstanbul’un çeşitli yerlerinde Burger King restoranları işletiyor.

Reza Zarrap'ın oğluna "100 bin dolar rüşvet verdim" dediği Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, Zarrab’a onu korumak için "Senin önüne yatarım Reza" dediği duyulmuştu. Güler de Çağlayan gibi oldukça sessiz bir hayat yaşıyor ve kamuoyu önüne çıkmıyor.

Eski Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış ise 2019 yılında Çekya'ya Prag Büyükelçisi olarak atandı.

Eski Halk Bank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın evindeki ayakkabı kutuları içerisinden 4,5 milyon dolar para çıkmıştı. Soruşturmadan sonra Ziraat Bankası Yönetim Kurulu'na girdi.

Eski Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, 24 Haziran'da Ak Parti'den İstanbul milletvekili yapıldı.,

Görüldüğü üzere güzel ülkemde yapılan hiçbir suç cezasız kalmıyor…